Prof. Dr. Celal Kaloğlu’nun Projesine TÜBİTAK 1002 Hızlı Desteği

Üniversitemiz Tıp Fakültesi Histoloji-Embriyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Kaloğlu yürütücü olmak üzere; Doç. Dr. Ertan Mahir KORKMAZ, Doç. Dr. Mahir BUDAK, Arş. Gör. Rasim HAMUTOĞLU ve Bursiyer Yüksek lisans öğrencisi Gizem AYDINAY ile birlikte yürüteceği “İnfertil Erkeklerin Seminal Plazma Sıvısı ve Spermatozoasında Sisteinden Zengin Salgı Proteini 2 (CRISP2) ve Semenogelin 1 (SEMG1) ile miR-582-5p, miR-27a, miR-21 ve miR-216b Ekspresyonunun Araştırılması” başlıklı proje ile TÜBİTAK ARDEB 1002 Hızlı Destek Programı kapsamında destek almaya hak kazanmıştır.
Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre çiftlerde %40-50 oranında erkek kaynaklı infertilite ile karşılaşılmaktadır. Erkek infertilitesi, son zamanlardaki sperm parametrelerinde hızlı düşüşle tüm dünyada giderek artan sosyo-ekonomik bir problem haline gelmiştir. Bu durum üremeye yardımcı tedavi merkezlerinde giderilmeye çalışılmakla birlikte, günümüzdeki tedavi yaklaşımları erkek infertilitesinin bilinmeyen yönleri nedeniyle oldukça sınırlı kalmaktadır. Bu nedenle erkek infertilitesine moleküler yaklaşımlar büyük önem arz etmektedir.
Bu projenin hedefi, yardımcı üreme teknikleriyle tedavi olmak isteyen erkek bireylerde temel sperm fonksiyon testlerine ilave olarak, CRISP2 ve SEMG1 proteinlerin analizi ve gen ekspresyonu ile MikroRNA’lar (miR-582-5p, miR-27a, miR-21 ve miR-216b’nin) arasındaki etkileşimin, insan spermatogenezi ve infertilitesini nasıl etkilediği sorusuna cevap bulmaktır.
Projeden elde edilecek veriler, erkek infertilitesinin bilinmeyen yönlerine bir pencere açılması ve bireye özgü moleküler tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi açısından kritik bir değer taşıyacaktır. Özellikle, miR-21 ve miR-216b’nin CRISP2 proteini, miR-582-5p, miR-27a, miR-21 ve miR-216b’nin ise SEMG1 proteini üzerindeki etkileri bu çalışmayla ilk kez araştırılacaktır. Dolayısıyla önerilen proje ile ülke bilimine, üniversitemize ve tüp bebek merkezimizin tanınırlığına katkı sağlanacaktır.
Elde edilen sonuçlar ışığında, IVF kliniklerinde erkeklerden kaynaklanan infertilite oranlarının azaltılması söz konusu olup başarılı gebelik ve sağlıklı doğum gebelik oranlarının artırılması ile infertil çiftlerin toplumsal yaşam kalitesi iyileştirilecektir.
Akademisyenlerimizi kutlar başarılarının devamını dileriz.

Post Author: pdo

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir